Medipol Başakşehir maçında kalesinde devleşen ve net pozisyonlarda gole izin vermeyen Galatasaray’ın kalecisi Fernando Muslera, kulüp televizyonuna konuştu. İşte deneyimli eldivenin sorulara verdiği yanıtlar…
Galatasaray’da uzun yıllar oynayacağını düşündün mü?
“Kesinlikle hayır. Galatasaray’a ya da başka bir kulübe imza atarken oyuncu imza attığı günden bitiş tarihine olan kısımla ilgilenir. ASla bu kadar uzun kalacağımı tahmin etmezdim. Galatasaray’da ve Galatasaray ailesinden olmaktan çok gururlu ve mutluyum.”
Galatasaray tarihinde Simovic, Taffarel, Mondragon ve senin gibi önemli kaleciler oldu?
“Bu durum beni gururlandırıyor. Çünkü Galatasaray tarihinde sadece kaleci olarak değil, saydığınız diğer isimleri izledim, hepsiyle tanıştım. Onlarla aynı yerde, aynı sıralamada yer almak beni gururlandırıyor.”
Galatasaray’da 14 kupa kazandın?
Galatasaray’a geldiğimde şampiyonluk için geldiğimi söyledim. Bu istediğim şey, bu yüzden futbol oynuyorum. Gerçekten çok mutluyum. Ve tabii ki takım arkadaşlarıma ve antrenörlerime teşekkür ederim. Yaptığım işten çok mutluyum, kariyerimin sonuna kadar oynamak istiyorum.
Kaleci olmaya nasıl karar verdin?
11 yaşıma kadar sadece futbol oynuyordum. Bir gün kaleci antrenmana ya da maça gelmedi tam olarak hatırlamıyorum. Antrenörüm uzun olduğumu ve kaleye geçmek isteyip istemediğimi sordu. “Hayır, kalede olmak, gol yemek istemiyorum dedim.” O zamanlar gol yediğimde ağlıyordum, bu beni üzüyordu. Sonra yarı zamanlı kaleci ve yarı zamanlı oyuncu olmaya ikna ettiler, böyle oldu durum.
Kaleciliğe başladığında hangi kalecilerden etkilendin?
“İki tane kaleci söyleyebilirim ama üç kişi söyleyeceğim. Çünkü onlardan birini burada tanıdım. Fabian Carini, çocukluğumda ülkenin bir numarasıydı. İkincisi Oscar Cordoba, Beşiktaş’ta da oynadı. Üçüncü isim, onu oynarken çok göremedim ama Taffarel’i Galatasaray’da tanıştığımda, biliyorum ki o Galatasaray ve Brezilya için bir efsane. Taffarel ile çalışmak muhteşem. Çok iyi bir insan, aileden biri, iyi bir baba. Kariyeri boyunda öğrendiklerini bana anlatıp öğrettiğinde muhteşemdi. Kendisi bir futbol efsanesi.”
Galatasaray’da geçirdiğin sezonlar içinde en iyi 11’in?
“Zor, İmkansız. Bazı arkadaşlarıma karşı haksızlık edebilirim. Eğer isim verirsem ve bazılarını kadro dışı bırakırsam çok adil olmayacağım. İmkansız söyleyemem.”
Hayatındaki en zorlu olan anın hangisiydi?
“Ayağımdan sakatlandığımda, kişisel olarak soruyorsan, 14 Ocak 2020 hayatımın en kötü anıydı ve akabinde aynı yıl içerisinde annemi kaybettim. Galiba bu süreç en çabuk unutmak isteyeceğim süreç. Galatasaray için soruyorsanız, elbetteki şüphesiz bu sezon. 11 yıl boyunca hiç bu sırada olmadık. Umarım en kısa zamanda bu durum çözülür ve önümüzdeki sezona hazır oluruz.”
Sakatlıklardan sonra daha güçlü dönmeyi nasıl başardın?
“Öncelikle doktor Yener İnce’ye ve benimle ilgilenen tüm ekibe teşekkür ederim. Fadıl Koşutan hocaya teşekkür ederim, her saniye destek oldu. En son ki sakatlığımdam sonra henüz tam yüzde yüze gelemedim. Ama her gün çok sıkı çalışıyorum.”
İlk sezonunda penaltıdan gol attın?
“Muhteşemdi, inanılmaz bir gündü. Taraftarlar benim adımı söyledi ve benim bir yetkim yok, ne yapacağım dedim kendime. Ama taraftarlar adımı söylemeye devam etti. O esnada teknik direktör Fatih Terim’e baktım ve gidip kullanmamı söyledi. Neden öyle dedi, anlamadım. Maçtan sonra öğrendik ki, tüm sezon takımda gol atmayan bir tek ben kalmışım. İnanılmazdı. Kariyerim boyunca attığım ilk ve tek gol”
Penaltılarda neler hissediyorsun?
“Penaltılarda bire birsin karşındaki oyuncuyla ve karşı tarafın aklından geçeni bilmiyorsun. Ne yöne atacağının tüm kontrolü onda oluyor. Ama ben her zaman rahat hissediyorum, biz kalecilerin kaybedecek bir şeyi yok penaltılarda. Karşındaki vurup sayı yaparsa iyi gol olur. Ama olur da şans yaver giderse ve kurtarırsak bizim anımız oluyor.”
Altay, Uğurcan ve Ersin’den biri senin yerine geçecek olsa kimi seçerdin?
“Uğurcan Çakır’ı seçerdim. Bir meslektaşı olarak onunla gurur duyuyorum.”
En iyi gün ve en kötü gün?
En iyi gün, 2015’te 3 kupa kazandığımız gündür. Benim düşünceme göre hepimiz için en iyi dönem o. Kötü içinde yakın dönem söyleyeceğim. 2020’den bugüne kadar ki sakatlıkğım ve umuyorum ki kısa zamanda bitecek.
“En unutamadığım şampiyonluk, Kadıköy’dekiydi. Fenerbahçe , kutlamada ışıkları kapattı ve bizim eğlenmemiz için harika bir ambiyans yarattı. En iyi sezon ise 3 kupa kazandığımız 2015 sezonu…”
Gelecek planları?
“Aslında hala ciddi planlarım yok. Futbolu bıraktığımda kendime zaman ayırmak istiyorum. Şu anki planlarım kısa süreli, geleceği bilemeyiz.”
Taraftar hakkında ne söylemek istersin?
“Bizim 12. oyuncumuz (Türkçe) Gerçekten muhteşemler. Arkamızda durdular, kötü durumda bile stada gelip bizi desteklediler. Bu taraftarlar, her kulübün sahip olabileceği bir şey değil. Bizimle her anımızda oldukları için çok mutluyum. Sadece iyi günlerde değil hep yanımızda oldular. Onlar bizim 12. oyuncumuz.”