“Canısı”, “De Get Yalan Dünya” ve “Çare Gelmez” gibi birçok esere imza atan şarkıcı, söz yazarı, besteci ve oyuncu İbrahim Erkal’ın vefatının üzerinden 6 yıl geçti.
Ebubekir ve Hatice Erkal’ın en büyük çocuğu olarak 10 Ekim 1966’da Erzurum’un Narman ilçesinde dünyaya gelen Erkal, ilk ve ortaokulu Narman’daki 18 Mart İlköğretim Okulunda, liseyi ise Narman Lisesinde okudu.
Erkal, ilkokulda çalmaya başladığı bağlama, mandolin ve flütle kendi kendine müzik yapmayı öğrendi, liseden sonra solfej ve nota dersleri aldı.
Ankara’nın çeşitli yerlerinde sahneye çıkan sanatçı, “İbrahim Güzelses” adıyla 1984’te Erzurum türkülerini seslendirdiği “Sarhoş Baki” albümünü çıkardı fakat albüm yeterince ses getirmeyince İstanbul’da garsonluk yaptı.
Garsonluk yaptığı dönemi “hayat okulu” olarak tanımlayan Erkal, bir dönem piyanist ve udi olarak da çeşitli yerlerde çalıştı.
İbrahim Erkal, İstanbul’da plakçılar çarşısına gittiğinde “Bu adamdan ne köy olur ne kasaba. Getirin bir popçu, patlatalım” cevabını aldıysa da kendi adıyla 1994’te çıkardığı ilk albümü “Tutku” müzikseverlerin yoğun ilgisiyle karşılaştı.
“Hayır” demeyi ve kalp kırmayı sevmeyen sanatçı, albümden elde ettiği başarının ardından garsonluk yaptığı restoranda solist olarak sahne almaya başladı.
1996’da iki ödülü birden kucakladı
“Sıra Bende/Aklımdasın” adlı 1995 yapımı albümündeki “Aklımdasın” şarkısıyla tanınırlığı artan Erkal, 1996’daki “Gönlünüze Talibim” albümünde yer alan “Unutmayacağım” ve “Canısı” şarkılarıyla müzik dünyasında hızlıca yükselerek uzun süre adından söz ettirdi.
Kral TV Video Müzik Ödülleri’nde 1996’da 4 dalda birden aday olan Erkal, “Canısı” şarkısıyla “En İyi Şarkı Sözü” ve “En İyi Arabesk-Fantezi Erkek Sanatçı” ödüllerini aldı. Sanatçı, ödül almasının ardından, “O sözü yazmak burada konuşmaktan daha zordu. Küçükken şarkılarını dinlediğim, ezberlediğim büyük üstatlarımın arasında aday gösterilmek bile beni çok mutlu etmişti. Bu ödülü almak ise mutluluktan da öte bir şey.” yorumunu yapmıştı.
Erkal, şarkıcılığının yanı sıra televizyon yapımları için kamera karşısına geçmeye başladı ve Temel Gürsu’nun yönettiği “Canısı” isimli televizyon filminde Emine Ün ile başrolü paylaştı. Erkal, 26 bölümlük dizi olarak da yayınlanan “Canısı”nın arından, 1998’de 32 bölüm süren “Sırılsıklam” dizisiyle izleyici karşına çıktı.
“De Get” adlı albümünü 2000 yılında müzikseverlerin beğenisine sunan başarılı sanatçı, 2001’de “Su Gibi”, 2002’de “Aşkname”, 2004’te “Gönül Limanı”, 2006’da “Yüreğinden Öpüyorum”, 2008’de “Aranağme”, 2011’de “Burnumda Tütüyorsun”, 2015’te ise “Ömrüm-Nefes 1” adlı albümleri çıkardı.
Anonim eserler hariç yalnızca kendi bestelerini seslendirdi
Erkal, 2002’de “Ben Bu Şöhreti Sevmedim” adlı bir şiir kitabı yayımlarken, besteciliğiyle de müzik piyasasında önemli bir yere geldi. Sanatçının eserlerini, İbrahim Tatlıses, Hülya Avşar, Metin Şentürk, Soner Arıca, Zara, Alişan, Gökhan Özen, Burhan Çaçan ve Mine Koşan’ın da aralarında olduğu çok sayıda ünlü isim yorumladı.
Albümlerinde kendi besteleri dışında sadece anonim eserlere yer veren İbrahim Erkal, 2003’te Filiz Akgün’le evlendi. İlk kızı Dilara Hatice 2004’te, oğlu Erenalp 2005’te dünyaya gelen Erkal’ın küçük kızı Elif Su ise sanatçının beyin kanaması geçirdiği tarihten 12 gün önce doğdu.
İbrahim Erkal, 12 Nisan 2017’de son albümü “Ömrüm”ün çıkmasından yaklaşık iki ay sonra evinin otoparkında tansiyonunun düşmesi sonucu dengesini kaybedip kafasını yere vurarak beyin kanaması geçirdi.
Yoğun bakımda 29 gün tedavi gören sanatçı, 11 Mayıs 2017’de hayatını kaybetti ve cenazesi, Marmara İlahiyat Camisi’nde kılınan namazın ardından Karacaahmet Mezarlığı’na defnedildi.
